[PSIR, 48/85] Dr. Hayriye KAHVECİ
Dr. Hayriye KAHVECİ
PSIR Öğretim üyesi
khayriye@metu.edu.tr
Hayriye Hocam, akademik geçmişiniz ve ilgi alanlarınız hakkında bize kısaca bilgi verebilir misiniz?
Ben lisans ve yüksek lisans derecelerimi Doğu Akdeniz Üniversite’nden aldım. Ardından ODTÜ Ankara Kampusu’nda doktorama başladım. Doktoramı yaparken TUBİTAK’tan burs alıp Boston Üniversitesi’nde misafir araşırmacı olarak bulundum. Sonra Ankara’ya geri döndüm. Doktoramı tamamladıktan sonra 2001 yılında çalışmaya başladığım Karadeniz ve Orta Asya Ülkeleri Araştırma Merkezi’nde araştırma görevliliği görevime ek olarak Avrasya Çalışmaları Yüksel Lİsans programında da ders verdim. Doktora yaparken çalıştığım konular Orta Asya, Sovyet sonrası devlet oluşturma süreçleri ve petrol ve doğal gaz meseleleridir. Doktara tezim Kazakistan’da petrol ve doğal gaz gelirlerinin devlet oluşturma sürecine etkileri üzerineydi. ODTÜ’de çalıştığım araştırma merkezi de bu bölgeyle ilgili sürekli araştırma yapan bir merkezdi ve ben bu şekilde çalışmalarıma devam ettim. 2009 Şubat ayında Kıbrıs’a dönüp, ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu’nda çalışmaya başladım. Burada da benzer içerikli dersler veriyorum. Akademik alan dışındaki ilgi alanlarıma değinecek olursak yemek yapıp arkadaşlarımla eğlenmeyi ve kitap okumayı severim. Ayrıca uzun süre bir Kıbrıs gazetesinde yazarlık yaptım.
Öğrencilerinizin derse olan ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu’ndaki öğrencilerin derse olan ilgilerini çok kötü bulmuyorum aslında. Ancak bu soruyu genel cevaplamak doğru olmaz. Her ders ve her öğrenci grubu farklıdır. Her yıl bir ders verdiğinizde o sınıftaki öğrencilerin ilgileri ve kompozisyonu çok farklı olabiliyor. Genelde dersleri öğrencilerimden geri bildirimler alarak işliyorum. Eğer öğrencimi memnun etmeyen bir işleyiş şekli varsa onların bu konuda da geri bildirim vermelerine imkân sağlıyorum. Birlikte nasıl daha etkili ders işleyebiliriz diye onların da görüşlerini alarak derslerde öğrenci odaklı öğretim ortamı yaratmaya çalışıyorum. Ufak tefek sıkıntılar yaşıyoruz ama bunu da öğrencilerimizle karşılıklı iletişim kurup aşabiliyoruz.
Bildiğiniz gibi buraya gelen öğrenciler ile Ankara’da okuyan öğrencilerin giriş puanları arasında gözle görülür bir puan farkı var. Kuzey Kıbrıs Kampusu’nda da Ankara Kampusu ile aynı kalitede eğitim verilmesi misyonundan yola çıkarak, sizce bu puan farkı KKK öğrencileri için herhangi bir sorun teşkil ediyor mu? Öğrencilerinizden yola çıkarak durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben ODTÜ Ankara Kampusu’nda hem öğrencilik yapmış hem de ders vermiş biriyim. Ankara Kampusu’nda, Avrasya Çalışmaları Yüksek Lisans Programı’nda, 2007 yılından buraya gelene kadar ders verdim. Ve geldikten sonra da akıllı sınıf sistemi aracılığı ile ODTÜ Ankara Kampusu’na derslerimi vermeye devam ettim. Bu süre zarfında yüksek lisans dersi vermeme rağmen o derse lisans öğrencileri de katılabiliyorlardı. Ben öğrencilerin potansiyelleri ve kaliteleri arasında iki kampus arasında büyük bir fark görmüyorum. ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu’na gelen öğrenciler Ankara’ya kıyasla daha düşük puanlarla programlarına yerleşseler bile burada düşük sayıda öğrenci bulunan sınıflarda ders almanın getirdiği avantaj ve hocalarla birebir iletişim kurabilme şansı bence bu açığı kapamaya bir şans tanıyor. Böylelikle başta açık gibi görünen bu puan farkı bu süreç içerisinde kaybolabiliyor ve bir avantaja dönüşebiliyor. Her iki kampusta da ders vermiş biri olarak bu açığın çok ciddi bir açık olmadığını gözlemleyebiliyorum.
Kuzey Kıbrıs’taki ve kampustaki sosyal olanakları bir hoca gözüyle nasıl değerlendiriyorsunuz?
Küçük bir kampus olmasına rağmen öğrenci toplulukları ve onların etkinlikleri ile zengin bir yaşamı var öğrencilerimizin ve bu yaşamı daha da zenginleştirmek yine öğrencilerimizin elinde. Eğer öğrencimiz yeni bir öğrenci topluluğu kurmak isterlerse, kampus yönetimi onlara bu konuda yardımcı oluyor. Son olarak Kıbrıs’taki imkânların bir İstanbul veya İzmir’e kıyasla az olduğunu söylemeliyim ancak buranın da küçük bir ada olarak kendine has güzellikleri var.
Sizce bir aday öğrenci niçin ODTÜ KKK Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi’ni seçmeli?
Her şeyden önce ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu’ndan alacağınız diploma bir ODTÜ diplomasıdır. ODTÜ Ankara Kampusu’na baktığınız zaman Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler şeklinde iki ayrı bölüm olduğunu göreceksiniz. Ancak ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu’nda bu bölümler Ankara’nın aksine tek bir çatı altında, PSIR Programı’nda toplanıyor. Yani her iki bölüme de ilgi duyan bir öğrenciye, yeteri derecede zorunlu ve seçmeli dersler ile hem kamu hem de özel sektör açısından kendini kendi istediği şekilde geliştirebileceği zengin bir ders seçim yelpazesi sunuyoruz. Bir öğrencinin hem ODTÜ’lü olup hem de siyaset bilimi ve uluslararası ilişkileri birleştirebileceği en ideal yerin burası olduğunu söyleyebilirim.
Kuzey Kıbrıs Kampusu PSIR’ı düşünen aday öğrencilere iletmek istediğiniz herhangi bir öneriniz var mıdır, burayı tercih ederken sizce nelere dikkat etmeliler?
Öncelikle buraya gelirken öğrenciler buranın büyük bir şehirde kurulu olmadığını bilerek gelmeliler. Özellikle büyük şehirlerden gelen öğrenciler buraya geldikleri ilk zamanlarda bir takım yakınmalarda bulunuyorlar. Dünyadaki birçok üniversiteye baktığınız zaman kampüslerinin küçük yerlerde yoğunlaştığını göreceksiniz. Ancak burada iyi bir eğitim alacaklarının garantisi var. Alacakları bu iyi eğitimin gereklerini yerine getirmenin çok çalışmak anlamına da geldiğini hatırlatarak buranın küçük bir yer olmasının avantajını bu yönde kullanabileceklerini düşünüyorum.