Yeniden Kampusa Dönüş – Dr. Anna Prach
Yeniden merhaba sevgili okur! Okulumuzda pandemi sonrası yüz yüze eğitimin başlaması üzerine birçoğumuz okulumuza geri döndük ve kampusumuza kavuştuk. Bu, birçoğumuz için farklı bir tecrübeydi. Uzun bir aradan sonra kampusa dönüşümüzü bir de hocalarımızdan dinlemek istedim. Bu bağlamda, okulumuzda uzun zamandır ders veren Dr. Anna Prach ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdim.
Dr. Anna Prach, Havacılık ve Uzay MühendisliÄŸi bölümünün hem sevilen bir hocası hem de bölüm koordinatörü. Kendisine, buradan da tekrar beni kabul ettiÄŸi için çok teÅŸekkür ediyorum. Ben Dr. Prach’ın paylaÅŸtıklarını dinlerken hem aydınlandım hem de çok keyif aldım. Umarım sen de benim gibi keyifle okursun!
1. Yeniden yüz yüze eğitimin devam etmesi hakkında ne düşünüyorsunuz, kişisel olarak siz nasıl hissediyorsunuz?
Gerekli güvenlik ölçütleri sağlandığı sürece yüz yüze eğitimin devam etmesi taraftarıyım. Geleneksel yüz yüze eğitim, öğretim ve öğrenme süreci için gerekli olan öğrenci hoca etkileşimini sağlaması ile öğrencilerin ait olduğu yer. Kişisel olarak öğrencilerin, öğrenci hayatı deneyimini yaşaması gerektiğini düşünüyorum ve yüz yüze eğitim ile bu mümkün.
2. Pandemi sonrası yüz yüze derslerde öğrenci profilini nasıl buluyorsunuz?
Bence dönem başında sınıfta olmak hem öğrenciler hem de hocalar için biraz tuhaftı. Şunu da söylemeliyim ki maske takmak hala biraz garip hissettiriyor. Eski öğrenciler, yani pandemi öncesi normal (yüz yüze) eğitimi tecrübe etmiş olanlar, sınıflara dönüşe birkaç gün içerisinde alışmış olmalılar. Öğrencilerin kampusa dönmekten dolayı heyecanlı olduklarını düşünüyorum. İlk birkaç hafta derse katılımlar düşüktü, tahminimce öğrenciler biraz utangaçtı ve yeni çevreye uyum sağlamları biraz zaman aldı. Birkaç hafta sonra katılım yüksek oranda arttı.
3. Hibrit eğitimin zorlukları var mı? Online eğitimin avantajları ve dezavantajları hakkında neler düşünüyorsunuz?
Hibrit eğitim, kişisel ve uzaktan öğrenimi bir araya getiriyor. Bunun hem öğrenciler hem de hocalar için kendince dezavantajları var. Kötü internet bağlantısı, yazılımsal veya donanımsal problemler gibi farklı teknik sorunlarla karşılaşılabiliyor. Başka bir büyük sorun ise öğrenci bağlılığı. Hem sınıfta bulunan öğrenciyi hem de uzaktan derse katılan öğrenciyi aynı seviyede derse bağlayabilmek çok zor.
Online eğitimin avantajları ve dezavantajları hakkında neler düşünüyorum? Pekâlâ, online eğitim küresel pandemi göz önünde bulundurulduğunda en iyi eğitim yöntemi. Online eğitim daha az maliyetli, özellikle ailesi ile beraber yaşayan öğrenciler için barınma veya ulaşım masrafı yok gibi. Öğrenciler ders materyallerine her an erişme imkânına ve daha esnek bir ders programına sahip oluyorlar.
Dezavantajları ise öğrencilerin çok daha fazla disipline, kişisel motivasyona ve iyi zaman yönetimi yeteneklerine ihtiyaç duymaları. Her öğrenci evde konforlu bir çalışma alanına sahip değil ve bazen internet veya elektrik kesilebiliyor. Ya da elektronik cihazlarda teknik problemler yaşanabiliyor. Ek olarak, online sınavlar öğrencilerin çoğu için çok stresli.
4. Online eÄŸitim tamamen farklı bir tecrübeydi, birçok farklı eÄŸitim metodu kullanıldı. Bu tekniklerden bazılarının Corona Virüs’ten sonra da kullanılacağını düşünüyor musunuz? ÖrneÄŸin bazı dersler gelecekte de online olarak devam eder mi?
Bence online eğitim, eğitime erişimi genişletmek için bir potansiyele sahip. Bu gelişen bir konsept ve etkili eğitim ve öğrenim sağladığı sürece gelecekte de kullanılması mantıklı olacaktır. Bazı derslerin gelecekte de online kalıp kalmayacağı sorusuna cevap vermek çok kolay değil. Neden olmasın? Eğitimin (hem öğretim hem de öğrenim) kalitesi korunduğu sürece bu yapılabilir.
5. Online eğitim öğrencilerin alması gereken eğitimde eksikliklere sebep oldu mu? Oldu ise bu eksikleri kapatmaları için neler yapmalarını önerirsiniz?
Pekala, bu programların ve derslerin hocalarının görevi online dönemde, derslerde bu tarz eksikliklerin oluşmasını önlemek ve verilen eğitimin kalitesinden ödün verilmediğinden emin olmak. Eğer bir konuda eksiğiniz olduğunu hissediyorsanız, ders materyaline göz atmak, ders kitabını okumak veya dersin hocasından size konuyu açıklamasını istemeniz iyi olacaktır.
6. ODTÜ veya özellikle Havacılık ve Uzay Mühendisliği bölümü öğrencilerine söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Öğrencilere söylemek istediğim birkaç şey var. İlk olarak dersin sıkıcı olup olmasına bakmadan tüm derslere katılmalısınız. Bu size iyi zaman yönetimi yetenekleri kazanmanız için bir şans verecektir (bu gelecekteki iş hayatınızda önemli olacak!) ve ders materyalini daha iyi anlamanıza ve öğrenmenize yardımcı olacaktır.
Bazı öğrenciler aldıkları sınav notlarına çok fazla odaklanır. Şunu hatırlamalısınız ki kötü bir not almak dünyanın sonu değil. Eğer böyle bir durum yaşanırsa şevkiniz kırılmasın, bunun yerine hatalarınızdan ders alın ve bir sonraki sınava daha iyi çalışın.
Öğrenmenin büyük bölümü sınıfın (sanal veya fiziksel) dışında gerçekleşir, kendi kendinize ders çalışmak için zaman ayırmalısınız. Eğer ders çalışmak için motivasyonla ilgili problemler yaşıyorsanız kütüphaneye gidin. Etrafınızda çalışan başka insanların da bulunduğu bu ortam sizi motive edecektir.
Ve bir tavsiye daha, spor yapın! Spor yapmaya yeteri kadar zamanınız olmadığını düşünüyorsanız o zamanı yaratın. Egzersiz yapmak sizi daha sağlıklı ve efektif bir öğrenci yapar. Özellikle Havacılık ve Uzay Mühendisliği öğrencileri için söylemek isterim ki Havacılık ve Uzay mühendisliği kolay bir bölüm değil, ama işler ne kadar zorlaşırsa zorlaşsın kolay yollara başvurmayın. Değerli olan her şey zaman ve emek ister.
Online eğitim ve pandemi sonrası yüz yüze eğitimi konuştuğumuz bir yazının daha sonuna geldik. Görüşmek üzere sevgili okur, sağlıkla kal!